Basel Üniversitesi’nden Björn Rasch’ın yönetimindeki araştırma ekibi, yeni öğrenilen hatıraların uyku sırasında tekrar aktif hale getirilmesinin, hafızadaki izleri çok daha güçlü hale getirdiğini söylüyor. Rasch, bunun travma sonrası stres bozukluğu gibi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılabileceğini belirtiyor.
Deney sırasında denekler karelere ayrılmış bir alandaki cismin yerini hafızalarına kaydederken bir yandan da ortama bir koku verilmiş. Böylece hafızanın kokuyla ilişkilendirilmesine çalışılmış. Bunun ardından deneklerden bir kısmının uykuya dalmaları istenirken diğer grup uyanık tutulmuş.
20 dakikanın ardından, uyuyan grubun beyin dalgaları henüz yavaş dalga uykusu deseni gösterirken her iki gruba da aynı koku tekrar uygulanmış. Bir 20 dakikanın daha ardından uyuyan grup uyandırılmış ve benzer deney her iki gruba cisim farklı bir noktadayken ve koku olmadan tekrar uygulanmış.
Aradan geçen yarım saatin ardından, teste katılanlardan cismin deneylerdeki yerlerini hatırlamaları istenmiş. Kokunun yer almadığı deneyde her iki grup yüzde 60 oranında doğru hatırlamış. Buna karşılık koku verilen testte uyuyan grup yüzde 84’lük bir doğruluğa ulaşırken bu oran uyanık kalan grupta yüzde 42 olmuş. Her iki grubun fonksiyonel manyetik rezonans yöntemiyle incelenen beyinleri de, testler sırasında farklı beyin aktivite desenlerinin meydana geldiğini ortaya koymuş.
Rasch, böyle bir sonucu beklediklerini ve yavaş dalga uykusu sırasında hafızanın tekrar uyarılmasının, hatıraları daha stabil hale getirdiğini düşündüklerini söylüyor.